20 Haziran 2010 Pazar

Blogçuları yedirdik, içirdik, gezdirdik.

"Social Media Event Planning Internship" yurtdışında şöyle bir ilan vardı gözüme ilişti hatta Twitter'da bile paylaştım. Bu ilan için yorumumda şu olmuştu "Eğer böyle bir ilan bizde de verilirse sosyal medya olmuş demektir" Peki böyle bir ilan verilir mi? Uzun bir süre böyle bir ilan verilebileceğini sanmıyorum zaten daha "Sosyal Medya Uzmanı" kime denir onu bile kararlaştıramadık.

Neyse konu şu; bir kaç senedir şirketler blogçular ile çeşitli "event"ler aracılığı ile iletişim kurmaya onları kendi saflarına çekmeye çalışıyorlar. Saflarına çekme doğrudur kimse bunda bit yeniği aramasın hiç bir şeye kimsenin kar kaşına gözüne bakıp "hadi gel seni eğlendireyim" demez(dememeli zaten). Elbette bir şey bekler bir blog yazısı, bir tweet, bir Friendfeed feedi, bir Facebook foto galerisi, artık bir şekilde onun adını sosyal medyada geçirmenizi bekler(Not kimse bir bir event ile o markanın sosyal medya savunucusu olmaz gerçekçi olalım). Bir çok blogcuda bu beklentileri karşılar. Gerekeni yapar (bu konu için şöyle bir yazı yazmıştım Blogcu Tipleri) dillendirilmeyen istekleri karşılar. Eventçi markanın adını sosyal medyada duyurur. Buraya kadar herşey güzel sonrasında ne olacak peki?

Sonrasında iki yol var eğer eventçi markamız sosyal medyada olmaya karar verirse bu event çok fazla işine yarayacak ve davet ettiği blogçular onun sosyal medya araçlarında izleyiciden öteye geçmeye çalışırken büyük kolaylıklar sağlayacaklar(sosyal medyaya girmek bu markanın insiyatifinde olsa da böyle yapmak sorunların çözülmesi ve marka sadakati için daha iyi olur).  Eventin işte asıl büyük geri dönüşünü burada alacaklar.

Eğer aksi yolda hareket ederse(sosyal medyada aktif olarak var olmaz ise) ne olacak. Ne olacağını şöyle anlatayım. Türkçede güzel bir söz vardır "ağza bir parmak bal çalmak" işte bu sözün uygulamalı anlatımı ile karşı karşıya kalacağız ve devamında izleyici konumunda kalan marka bu event yüzünden "sosyal medyanın karanlık tarafı" ile karşı karşıya kalıp en basitinden şöyle olmak üzere "Milleti yedirip içirip gezdireceğine işini yap" gibi  eleştirilerle karşı karşıya kalacak. İlerleyen günlerde eleştiriler arama motorlarını üst sıralarına çıkacak ve ne eventten eser kalacak ne de iyi güzel sözlerden.

Son söz eğer bir marka sosyal medyada aktif olarak yer alamayacaksa sadece bir event yapıp kaçmasın ya eventleri sıklaştırsın ya da sosyal medyada var olsun. Yoksa bir kez yapılan eventin yazı tura atmaktan bir farkı yok benim gözümde. Tek event eleştiri dozunun artmasıdan daha büyük sonuçlara gebedir her zaman. Bunlar benim fikirlerim elbette marka bir ajans ile çalışıp doğru kararı verecektir.Ajanslar bu işleri profesyonel olarak yapan kişilerden oluşuyor bir çok analiz yapacaklardır. Eventi kullanmak için doktorunuza başvurun.

Not : "Event" kelimesi rahatsızlık verici olduğunu biliyorum ve dil konusunda hassasiyeti olan arkadaşlardan özür diliyorum

Saygılar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Facebook Sayfası