25 Mart 2011 Cuma

Ne bekliyoruz? #5

"Ne bekliyoruz?" serisinin sondan bir önceki yazısını yazıyorum. Bu sefer Blogger arayüzünü kullanmadan dün tanıtmaya çalıştığım Postling'in arayüzünden yazıyorum. malum halen Blogger'a ulaşamıyoruz. Ben de DNS gibi şeyler çalışmayınca bu yöntemi denemek istedim hem de yazıyı aradan çıkartıp son bölüme geçip seriyi toparlamanın gerektiğini düşünüyorum artık. Biraz uzadı haliyle. Neyse 5. başlık  "Yeni müşteriler kazanayım, eskileri elimden kaçırmayayım" başlığıydı. Bu konuyu örnekler vererek anlatmaya çalışacağım. 

Bu başlık aslında diğer 4 başlığı tamamladıktan sonra otomatik olarak gerçekleşmesi beklenen bir durumdur(Avrupa Birliği'ne girmeye çalışan Türkiye'nin durumu gibi yani :-).  Bu durumu örneklemesi için biri iki işten bahsedeceğim ve bu işler lokal işler olacak. 

Eski kullanıcıya yönelik işler

Avea'nın "milyon serüveni"nde olduğu gibi bütün kullanıcılara konuşma süresi hediye etmesi. Starbucks'ın hediye kuponları dağıtması,  Gnctrkcll'nin bumubumu'su kullanıcıları unutmaması ve onların fikirlerini önemsediğini göstermesi başarılı bir kampanya kurguları. Ülker'in haftanın hayranı seçmesi var olan kullanıcıları bir nevi onurlandırması.  

Yeni kullanıcıyı yakalamaya yönelik işler

Bir Electroworld'ün basit rt kampanyasında birilerini kazanması(Beni kazandı misal), Swatch'ın müşterilerine dokunan işleri ve #blogumadokunma hareketine Facebook sayfasından destek vermesi marka duruşunu hiç düşünmeden bu adaletsiz durumun arkasında durabilmesi. BonusCard'ın "Hangi Kart" uygulaması kart almayı düşünenlere yönelik başarılı bir hareketi. ING Bank (Aktif değil)  kredi hesaplama aracı oldukça başarılı hareketlerdi. Konser salonlarının rt kampanyaları daha önce misafir edemedikleri insanlara yeni deneyimler yaşatmaya çalışmaları başarılı hareketlerdi.

Bir çok marka yeni kullanıcılar kazanmak uğruna halihazırda kullanıcısı olan kişileri görmezden gelip işler yapmaya çalışıyor. Yeni gelenlerin markanın "sadece kullanıcısı" olacağını unutuyorlar fakat eski kullanıcıları marka temsilcisine evrileceğini unutuyorlar. Sosyal medya "marka temsilcileri" üzerinde dönüyor. Bu durumu unutmak sosyal medyada ilerleyen zamanlarda başlarını ağrıtacaktır.  Neyse bu kadar yeter bakalım. Bu serinin sonuna geldim yarın toparlayıp kapanışını yapacağım. Bu yazı ile Postling'in blog yönetim özelliğini de kullanmış oldum. Video eklemek biraz sorunlu diğer durumlarda iş görür. Sansürün etrafından dolaşmak için iyi bir yöntem. Ne yazık ki hala böyle işlerle uğraşıp sansürün etrafından dolaşmaya çalışıyoruz.  

 Saygılar.

 

 

  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Facebook Sayfası