20 Ocak 2011 Perşembe

Benim Topluluğum

Geleneksel medya şirketlerinde şöyle bir ikilem var uzun zamandır. Facebook veya diğer sosyal medya araçları üzerinden topluluk yönetimi mi yapalım? Yoksa kendi sosyal medya aracımızı mı kuralım?

Bu iki durum yanlıştır veya doğrudur demek için elimde yeterli veri yok fakat size bu durumlara uygun örnekler verip kendi kararınızı vermenizi sağlamada yardımcı olacağım (umarım :-).

Bir çok geleneksel medya şirketi sosyal medyanın yaygınlaşması ile bir çok karar verme noktası ile karşılaştılar. Bu yeni "şey" iyi  veya kötü mü? Bu yeni "şey" bizim için gerekli mi? bu yeni şey içinde olmalı mıyız? gibi sorular ile uğraştıktan sonra ve cevapladıktan sonra yeni bir soruları oldu. Bu yeni şey üzerinden mi topluluk yönetimi mi yapacağız?

Topluluk yönetiminin ciddi bir kavram olduğunu bilen şirketler çeşitli yollar denediler. En sonunda ikiye bölündüler. Kendi sosyal ağını kurmaya çalışanlar ve Var olan sosyal ağlara entegre olmaya çalışanlar(Bu şirketler için şöyle bir yorum da yapabiliriz "oluşturdukları forumlara sığmayanlar"). Şimdi bu durumları örnekleyelim.

Kendi sosyal ağını kurmaya çalışanlar 

Bu konuda hem bizden hem de bu işin kaynağı olan ABD'den bir örnek var. Bizden Kanal D kendi fan sosyal ağını kurdu ve uzun süredir işletiyor. Fena görünmeyen bir hareketliliğe sahip ve diğer ağ hesapları ile giriş yapılamadığını gördüğümüze göre kendi sosyal ağının hakimi olmak istiyor. Türkiye'nin en popüler programlarını yayınlayan bir kanal için anlaşılabilir bir durum. Bu verileri kendi kullanmak isteyebilir.

Bu konuda ABD'den örneğim ise NBC kanalının Fan It adlı sosyal ağı. Get Glue gibi işleyen bir sistemi var. Exclusive içeriklere ulaşma imkanı sunuyor. Hediye vesaire dağıtıyor. Kanal D'nin sosyal ağından ayrı bir özellliği var ki zamanı yakalamaya çalışıp sosyal ağları göz ardı etmediğini gösteriyor. Bu hesabınızı popüler sosyal ağlar ile bağlayabiliyorsunuz. Zaten NBC'nin Get Glue ile anlaşması da olduğunu hatırlatmış olayım. NBC aynı zamanda Facebook fan sayfaları da yönetiyor. Yani Kanal D gibi kendi sosyal medyasına sıkışmış durumda değil.

Var olan ağlara entegre olmaya çalışanlar 

Yine hem bizden hem dışarıdan bir örneğim olacak. Bizden örneğim TV 8. Çok yeni bir düzenleme yapıp Facebook ve Twitter hesapları üzerinden iletişimini sürdürmeye başladı. Sitesinde üyelik opsiyonu yok. Bütün fan iletişimini var olan sosyal ağlara kaydırmış görünüyor. Web sitelerinde insanların fan olabileceğini düşündüğü programlar için Facebook fan sayfaları açılmış. Şimdilik çok büyük sayılar yakalanamasa da zaten TV8'in izleyici kitlesi diğer reyting kanalları gibi değil. Tematik kanalsan derdin var. Resmi web sitesi şurada. Bir hatırlatma Facebook fan sayfaları öyle kolay bulunmadı web sitelerinde. Düzeltirler yakında umarım.

ABD'den örneğimiz ize ABC kanalı. Ülkenin en büyük ulusal kanallarından birisi olan ABC'nin her programının Facebook fan sayfası olduğunu biliyor muydunuz?  Yine de Exclusive videoları izlemek için üye olmanızı istiyor ama Kanal D gibi yeni üyelik ile uğraştırmıyor Facebook, Twitter ve Myspace üyeliğinizle giriş yapabiliyorsunuz. Burada fan sayfalarını nasıl yönettiğini söyledim zaten ABC'nin. Bu konuda çok başarılılar. Sosyal medyaya entegrasyonu iyi başarmış bir şirket olarak dikkat çekiyorlar.

Yabancılar iki durumu keskin çizgiler ile birbirinden ayırmasa da bizim ülkemizde taraflar seçilmiş. Yurtdışı her iki tip iletişime devam ederken bizimkiler sadece tek yoldan yürüyorlar. Yeni bir sosyal ağ kurma çabası iyi niyetli olsa da sanırım artık modası geçti gibi. Facebook veya diğer ağlar üzerinden iletişimi sürdürmek ekstra maliyetten kurtarabilir bu şirketleri. Elbette yapacakları hamleler kendi tercihleri. Bu hamlelerden alınacak ilginç sonuçları yazmak da benim işim.

Saygılar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Facebook Sayfası