8 Temmuz 2010 Perşembe

Abi ...nın Porno Filmi Varmış!

Ergenlik yıllarında bu herkesin bir şekilde bulaştığı bir muhabbettir. "Abi ... p.rno fimi varmış" Her ünlü olan kişinin bir filmi olduğu dedikodusu dolanırdı ortalıkta. Şimdiye kadar bir çok ismin bu konuda dedikodusu çıktı. Burada kim olduklarını yazıp enteresan ziyaretçilerim olmasını engellemek istiyorum. Artık bu dedikodular eskisi kadar çıkmıyor zaten olanın filmi meydana dökülüyor. Buradan yeni moda başka bir şeye geçeceğim.


İnsanların "Abi ... ölmüş duydun mu?" dedikodularına geçeceğim. Bu gün bu dedikodu Twitter üzerinden müthiş bir hızla yayılarak Tiesto için çıktı. Neyse Tiesto bir Twitter kullanıcısı olduğu için bu dedikodu çabuk bertaraf edilmiş oldu. Dün Geleceğe Dönüş olayı bugün Tiesto olayı, bu olaylar sosyal medya araçlarının güvenli haber kaynağı olarak şekillenmesi için tehlikeli hareketler olacak. Vatandaş gazeteciliği derken vatandaş asparagasçılığına gidiyor iş.

Elbette bu durumları engellemek kolay değil aslında gerekli bile görülmüyor bile olabilir(nedeni birazdan aşağıda). İşte burada "Çevrimiçi itibar" işi ile uğraşan kurumlar devreye giriyor.  Bizim memleketimizde pek yaygın olmasalar da yurtdışında bu işle uğraşan bir çok kurum var. Halka ilişkilerden reklamcılara kadar bir çok kişi itibar işi ile uğraşıyor. Bu iki olaydan da anladığım kadarıyla çok etkin değil gibiler ya da halen çalışmanın çok gerekli olup olmadığını sorguluyorlar.

* Tiesto'nun kullanıcı olması bir şans olsa da kullanıcı olmasaydı bu iş bu kadar çabuk engellenebilir miydi? sorusunu sormadan edemiyorum. Bu durumun bir de ailevi durumu bile var bütün tanıtım reklam işlerini geçtim. Ailesi bu haberi nasıl karşıladı? Verified hesap olması önemli bir şey aslında. Sosyal medyaya değer veren bir "ünlü" olduğu düşünüle bilir. Ama bu işin böyle olacağı hesaba katılabilirdi ajans tarafında. Hatta ellerinde bu duruma uygun bile senaryo olmalıydı.(Sosyal medyada kriz yönetimi ile ilgili bir çok yazı bulunabilir internet üzerinde)

* "Geleceğe Dönüş" her ne kadar eski bir film olsa da halen bir ticari meta olduğunu göz önünde bulundurursak dün olan olay hakkında resmi açıklama yapma işinin gecikmesi bu ticari metaya zarar vermez mi? ya da ileride yapılması muhtemel olan "Geleceğe Dönüş Günü" etkinliğinin güvenilirliğini sorgulatmaz mı?

Yukarıda sorduğum soruların dışında bir de bu işin diğer yönü var. "Adımız geçsin sosyal medyada biz bakalım keyfimize" . Böyle ihtimalinin düşük olduğunu düşünsem dahi bunun böyle olması etik değerlere uyar mı? bu soruyu da tam olarak cevaplayamıyorum. İşte "gerekli" olmadığını durum tamda bu durum, "Bu durumdan yarar sağlanabileceğini düşünen kişiler var olabilir mi?" sorusunun sorulduğu yer. Gerçekten sosyal medyada adımız geçse yeter mi?

Son olarak "İyi anılmak mı?" yoksa "sadece anılmak mı?" bunu iyi belirlemek gerekli.

Saygılar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Facebook Sayfası