Marka sosyal medya işlerini yapacak bir ajans ile anlaşır. Ajans markayı, ürünlerini anlatmak için etkinlik düzenler sosyal medya ünlülerini davet eder. Sonuçta ajans bu işleri markaya anlatmıştır ve marka bu etkinliklerden sonra bir beklentiye girmiştir (en azından ben olsam girerdim kimse kimseyi kandırmasın girmesi gerekir zaten). Şimdi marka bu işten sonra ne görürse veya ne görmezse üzülür, onu tahmin etmeye çalışayım.
* Marka, eğer sosyal medya araçlarında kendisi hakkında bir şeyler göremezse üzülür.
* Marka, girdiyi görür fakat markanın ve ürünün adını bile doğru yazılmadığı görürse daha da üzülür.
* Marka, %100 kendi ile ilgili olmayan etkinlik organizasyonunun kötülüğünü hakkında yorum okursa üzülür.
* Marka, davete çağrılanların kalitesinin sorgulandığını görürse sosyal medyanın gerekliliğini sorgular.
* Marka, etkinlik hakkında yazıları görür çok eğlendiklerini söyler fakat eğlenenlerin markaya değil işi düzenleyen ajansa teşekkür ettiğini görürse üzülür.
* Marka, ajans çalışanlarının kişisel düşmanları yüzünden eleştiriye uğrarsa üzülür.
* Ajans, sosyal medya işlerini sadece belli kanallara yöneltip bazı kanalları açık bırakırsa ve buradan marka itibarını yönetemezse.
* Ajans çalışanları markanın adını kullanarak kişisel diyaloglara girerse sanırım üzülür.
* Marka zaten var olan fanlarını görmezden gelip direkt kolaya kaçıp sosyal medya ünlüleri ile etkinlik düzenleyen ajansı görürse üzülür.( Bu benim iyi niyetim tabi. Blog yazan sosyal medya ünlüleri kısa kampanyalarda daha etkili olduğu gerçek fakat sosyal medyada var olmak isteyen markalar daha uzun vadeli düşünmeliler.)
* Ajans yetkilisi temsil ettiği markanın rakibine amaçsızca marka adını kullanarak saldırsa üzülür.
Kısaca benim aklıma gelen bunlar elbette daha derin analizler yapılabilirdi bu konu hakkında sonuçta ben izleyici gözüyle yazıyorum.
Saygılar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder